Vajinal Estetik ve İdeal Vulva

İnternet ve pornografinin ortaya çıkmasıyla “ideal” vulvaya yönelik yapılan karşılaştırmalar estetik uygulamaları beraberinde getirdi. Modern çağda ortaya çıkan estetik uygulamalardan önce vulva ve vajinanın bir kavram olarak ortaya atılması çok eski zamanlara dayanmamaktadır. Geçmişte hoş karşılanmayan ve mahremiyetle özdeşleştirilen kadın genital organı; “penisin yokluğu”, “kadınlığın özü”, “üreme sembolü” anlamları taşımıştır. Antik Yunan’dan bu yana kadınların cinsel organları üzerine kıyaslamalarla erkeklerinkinden farklılaşmış ve daha aşağı olduğunun kabulü çok uzun bir süre varlığını korumuştur. Vulva ve vajina bir kavram olarak ortaya atılmadan önce örtük ve belirsiz tanımlamalar üzerinden konuşularak, varlığı ve işlevleri hakkında adeta belli belirsiz bir boşluk olarak görülmesi beraberinde bazı sorunları ortaya çıkarmıştır. Bu cehalet ve belirsizlik durumunda vulva hakkındaki her türlü bilgi ve inancın kadının bedenine yönelik düşüncelerini ve toplumdaki yerine dair önemli bir role sahip olduğu ifade edilmiştir. Öyle ki, 16. ve 17. yüzyılda Fransa’da kadınların cinsel organları 'doğa'nın gizlenmeyi amaçladığı 'utanç parçaları' şeklinde ifade edilirken, 1990’lar Londra’sında vajina kelimesinin sansürlendiği görülmüştür [1].

Birkaç yüzyıl öncesinde Afrikalı kadınların uzun labyaları şehvetli ve hayvani doğalarıyla ilişkilendirdikleri keşfedilmiştir. Bunun üzerine “labyaları uzun kadınların mastürbasyon veya fuhuşa eğilimli davranışlar sergileyeceği” iddia edilmiştir. Günümüzde ise labyoplasti ile beyaz ve temiz bir görüntünün pornografi üzerinden oluşturulan ideali karşımıza çıkmaktadır [2]. Estetik müdahalelerin yaygınlaşmasıyla ideal vulvaya yönelik beklentilerin “temiz, tüysüz, simetrik, pembe ve pürüzsüz bir vajina” ya sahip olmaktan geçtiği inancı popülerleşmiş, kültürel normlar ve pornografiye sınırsız erişim ile bu idealler aktarılmaya devam etmiştir [3]. Pornografi ile genital organlara algının ve kıyaslamanın artması, genital organlarda ideal estetik görünüme dair fikirleri ortaya çıkartmıştır. Özellikle kadınların bu kıyaslamalar üzerinden genital organlarını olumsuz değerlendirmeye daha eğilimli oldukları belirtilmektedir. Değiştirilmiş vulva görüntülerine maruz kalmanın kadınlar üzerindeki etkilerini inceleyen bir çalışmada, bu görüntülerin katılımcıların “normal” genital organın neye benzediğine dair fikirlerini etkilediği gözlenmiştir. Bu çalışmaya göre kadınların estetik ameliyatı, “normal” olmayan ve genişlemiş labyalarını düzeltebilmek için bir araç olarak gördüklerine ulaşılmıştır [3]. Güzellik normlarına şekil veren bu tanımlamalarda “çeşitlilik” kavramını kullanmak yerine normal/anormal tanımlamalar üzerinden estetik uygulamalar teşvik edilmektedir [3]. Estetik cerrahi müdahalelerle çekiciliğin yalnızca genital organlar üzerinden belirlenmesi ve bir piyasa haline gelen estetik ameliyatların kendilerine kazanç sağladığı noktaları eleştirilmektedir [4].

Kaynaklar