Yüzyıllardır mastürbasyon (özellikle de kadın mastürbasyonu) toplumda tabu olarak görülmektedir. Kimileri mastürbasyonun tehlikeli olduğunu iddia eder, kimileri ise sağlıksız olduğunu savunur. Aslında çok doğal olmasına rağmen mastürbasyon yapmak kimileri tarafından bir utanç kaynağı olarak bile görülebilir. Tüm bu yanlış iddialar ve damgalamalar, mastürbasyon hakkında açıkça konuşmamızı zorlaştırabilir ve kafamızda oluşan bazı soruları sormaya çekinmemize neden olabilir. Bu sorulardan biri de mastürbasyonun toplum içinde “kızlık zarı” olarak da bilinen himene zarar verip vermeyeceğidir.
Himen hakkında bilinmesi gerekenlerden önceki yazımızda bahsetmiştik, bu yazımızda ise himen ile mastürbasyonun ilişkisini konuşacağız. Gelin önce minik bir özet ile himeni hatırlayalım:
Toplumda bakireliğin ve saflığın sembolü haline gelen himen, aslında sadece vücudumuzun bir parçasıdır ve diğer dokularımızdan hiçbir farkı yoktur. Himen, vajinal kanalın girişinde bulunan, delikli yapıdaki bir dokudur. Himen vajinal girişin tamamını kaplayan bir zar değildir, görselde de görebileceğiniz gibi vajinal girişin sadece bir kısmını kapatır. Oldukça esnek yapılı olan himen cinsel birleşme sırasında esneyebilir, himenin esnekliği kişiden kişiye değişiklik gösterir. Yani toplumdaki “cinsel birleşme ile yırtılan/bozulan kızlık zarı” algısı tamamen yanlıştır. “Kızlık zarının patlaması” veya “bozulması” tıbbi olarak imkansızdır. Esnekliği yüksek olan himenler vajinal cinsel ilişki sırasında hiçbir değişiklik yaşamayabilir. Bazı himenler ise penisin etkisiyle genişleyebilir ve şekil değiştirebilir. Tam da bu nedenle himen bekaretin bir göstergesi olamaz. Himenin varlığı kişinin bekaretini kanıtlamayacağı gibi, yokluğu da bakire olmadığını göstermez. Hatta bazı kişilerde doğuştan himen yoktur.
Himenin toplumumuzda “kızlık zarı” olarak bilinmesi de uzmanlar tarafından eleştirilmektedir. Himenin “kızlık zarı” olarak dilimize aktarılması, hem eril dil kullanımının bir örneği olduğu için hem de ortada anatomik olarak vajinayı kaplayan bir zar olmadığı için yanlıştır.
Tıbbi açıdan, kişinin himene sahip olup olmamasının sağlığı üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Ancak ülkemizde ve diğer birçok ülkede himen bakireliğin ve saflığın sembolü haline gelmiş, üzerine kültürel anlamlar yüklenmiştir. Bu durum özellikle evlilik öncesi kişinin üzerinde büyük bir sosyal baskı yaratmaktadır. Bu baskı kişinin psikolojisi üzerinde olumsuz bir etkiye sebep olabilir.
Mukozadan oluşan ve esnek yapıda olan himen dokusu, penis veya vajinaya sokulan başka bir nesne tarafından yırtılamaz. Mukoza dokusu esnediğinde bazı küçük yırtılmalar gerçekleşebilir ama bunlar genellikle 24 saat gibi kısa bir sürede iyileşir.[1]
Vajinal girişin birkaç santim üzerinde yer alan klitoris başının ovulması ile yapılan klitoral mastürbasyonun veya vulvanın ovulması ile yapılan mastürbasyonun himene hiçbir etkisi yoktur. Klitorisin veya vulvanın uyarılmasıyla yapılan mastürbasyonlar tamamen dıştan gelen uyarılmayla gerçekleşir, vajinal kanalın 1-2 santim içinde yer alan himeni etkileyemez. Seks oyuncakları veya parmak kullanılarak yapılan vajinal mastürbasyon ise himenin esnemesine sebep olabilir.
Kaynaklar