top of page

Himen

Günümüzde “Kızlık zarı” olarak bilinen Himen (Hymen) hakkında toplum içinde çok yanlış bilgiler paylaşılıyor ve bu yanlış bilgiler çoğu insanın hayatını derinden sarsıyor. Himenin “kızlık zarı” olarak dilimize aktarılması, hem eril dil kullanımına hizmet ettiği için hem de anatomik olarak vajinayı kaplayan bir zar olmadığı için yanlıştır. O nedenle bu yazımızda “kızlık zarı” veya “himen zarı” gibi kavramları kullanmayacak, “himen” veya “himen dokusu” diyeceğiz.


Himen, vajinal girişte yer alan bir mukoza dokusudur. Günümüzde hala bekaretin bir sembolü olarak kabul edilen ve üzerine kültürel anlamlar yüklenen himen, toplumda tabu olmaya devam etmektedir. Himen hakkında dolaşan yanlış bilgilerin önüne geçebilmek için doğruları tekrar tekrar söylemek önemlidir. Bu nedenle sizler için himen hakkında bilinmesi gerekenleri bir araya topladık.


Himen dokusu vajinayı tamamen kapatmaz.

Toplumda himenin vajina girişini tamamen kapladığı ve kapattığı algısı yaygındır. Ancak bu bilgi doğru değildir. Himen, vajinayı tamamen kapatmaz veya kaplamaz. Yani himen vajinal girişi tamamen kaplayan bir zar değil, vajinal girişte bulunan küçük bir doku parçasıdır. Eğer himen vajinayı tamamen kaplıyor olsaydı, regl kanının vücuttan atılması gerçekleşemezdi. Himenin doğuştan kapalı olması ve vajinal girişi kapatması durumu “imperforate hymen” olarak adlandırılır, bu durum oldukça nadir görülür (%0.05 - %0.1). Bu kişilerde regl kanı dışarı atılamaz ve bu durum tıbbi müdahale gerektirir.


Himenin kanıtlanmış bir işlevi yoktur.

Kimi bilim insanları himenin vajinayı enfeksiyonlardan koruduğunu öne sürse de bu konuda bilim dünyası kesin bir yargıya henüz varamamıştır. Himenin, embriyonik gelişim sırasında vajinanın oluşum sürecinden kalan bir doku olduğu bilinmektedir. Günümüzde kanıtlanmış bir tıbbi veya fizyolojik görevi yoktur.


Herkeste himen dokusu yoktur.

Kadın üreme sistemiyle doğan bazı kişilerde himen dokusu bulunmayabilir. Himen dokusunun olmaması bir hastalık veya anomali değildir, tıbbi müdahale gerektirmez.


Himen esnektir.

Himen esnek bir dokudur ve esnekliği kişiden kişiye değişebilir. Toplum arasında dolaşan “kızlık zarının patlaması” veya “bozulması” tamamiyle yanlıştır. Esnekliği yüksek olan himenler vajinal cinsel ilişki sırasında hiçbir değişiklik yaşamayabilir. Bazı himenler ise penisin etkisiyle genişleyebilir ve şekil değiştirebilir.


Topluma yerleşmiş “vajinayı tamamen kapatan zar” düşüncesi ve himenin delikleri olan esnek bir doku olduğunun bilinmemesi nedeniyle insanlar ilk cinsel ilişki sırasında penisin, vajinayı “kapatan” bu “zarı” delip geçtiğini düşünür. Cinsel ilişki sırasında penis, bu dokuyu delmez. Cinsel uyarılma ile himen genişleyebilir.


Himen bekaretin bir göstergesi değildir.

Bir önceki maddede de değinildiği gibi, ilk cinsel ilişkiden sonra himende hiçbir değişiklik olmayabilir ve değişiklik yaşansa bile himen yok olmaz. Himenin varlığının kişinin bekaretinin göstergesi olamayacağı gibi, yokluğu da kişinin bakire olmadığını göstermez. Yapılan önemli bir araştırmada bir seks işçisinin himenini ile henüz cinsel ilişki yaşamamış genç bir kızın himeninin aynı olduğu görülmüştür.



Himenin yapısı, şekli, esnekliği ve kalınlığı farklılık gösterir.

Yukarıdaki görselde de görebileceğiniz gibi, himenin yapısı kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı himenler ortası delik bir yuvarlağa veya bir hilale benzerken, bazılarının birden fazla deliği vardır ve bu delikler de farklı şekillerde olabilir. “Normal” himen diye bir şey yoktur, himenin yapısında kişiden kişiye görülen farklılıklar normaldir.


Bekaret testi, cinsel ilişkinin gerçekleşip gerçekleşmediğini gösteremez ve uygulanmamalıdır.

Bekaret testi, bir kişinin cinsel ilişkide bulunup bulunmadığını anlamak için yapılan bir testtir. Ancak bu test, yukarıda da belirtildiği gibi, kişinin ilk cinsel ilişkisini yaşayıp yaşamadığını göstermez. Dünya Sağlık Örgütü, bu testin hiçbir bilimsel dayanağı olmadığını ve kişinin fiziksel ve psikolojik sağlığına zarar verebileceğini belirtmiş ve doktorları bu muayeneye karşı çıkmaya çağırmıştır.


Umarız ki himen hakkındaki doğruların yayılması; bu kavrama yüklenen, bilimsel gerçeklere ters düşen ve insanlara fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak zarar veren kültürel baskıları yıkmamıza yardımcı olur. Dr. Ellen Støkken Dahl’ın da dediği gibi, “eğer bir kadının bakire olup olmadığını merak ediyorsanız, bunu ona sorun. Sorunuzu nasıl cevaplandıracağı kendi seçimidir”.





Kaynaklar








bottom of page